
Benim için bunun çok net ve tek bir sebebi var: kendi ailemde, normal doğum esnasında oluşan bir komplikasyondan ötürü, özürlü bir doğum olması. Bu bilinç altımı -ve üstünü- öyle derinden etkilemişki en katı karşı çıkışlara bile çok sağlam bir şekilde direndim. Benim bebeğimin normal doğumun sıkıntılarından etkilenmesi korkusu, beni dehşetli rahatsız ettiğinden, kim ne derse desin sezaryen doğum yapacağımı biliyordum- ve nitekim öyle oldu da.
Kimileri planlı doğum diye de adlandırıyor ama ben pek buna katılmıyorum. Zira biz ne kadar bebeğin doğacağı günü planlamış olsak da, bizim bebeğimiz, daha erken gelmeye karar verdi ve hepimize hoş bir sürpiz yaptı. 3 Nisan yerine, 31 Mart'ı tercih etti.
Sezeryan doğum tecrüben nasıldı derseniz, ben önceden bu ameliyat hakkında çok birşey okumadığım - kasıtlı olarak- ve ya kimileri gibi doğum videoları izlemediğim için, benim için bir çok şey sürpriz oldu. Belki de bazen herşeyi de çok teferruatıyla okumamak ve bilmemek daha iyi diye düşünüyorum... Zira, önceden bilseydim, "hayırrr" diyeceğim ayrıntılar oldu. Neticede, sezeryanda bir tür ameliyat ve onun da kendine gör

Ameliyat sonrası doğum yaram kolay iyileşmedi, günlerce oturup kalkarken sıkıntı yaşadım. Ağrı kesici almayı pek sevmememin de etkisi var tabii bundan ama yinede, keyifsiz bir yerde, tam iç çamaşırı çizginizde oluşu bir sıkıntı. Bu acı yerini zamanla garip bir hassasiyete, hissizliğe bıraktı. Kesilen doku, kas ve sinirlerin iyileşmesi sürecinde bunlar normalmiş. Onun dışında sezaryenle ilgili pek bir sıkıntım olmadı diyebilirim. Eminim normal doğumda çok daha kısa sürede toparlanılıyordur ama ben hiç iki doğum şeklini karşılaştırmayı düşünmedim dediğim gibi.
Yaman Ali'nin doğduğu gün ile ilgili anlatacaklarım bu kadar değil. Daha paylaşacağım çok şey var ama bugünlük bu kadar yeter çünkü minik oğlum beni çağarıyor..
Not. 3 rengi olan ve çok şık bir sepetin içinde hastane odama koydurduğum bebek şekerlerimi Mutlu Dükkan'ın sahibesi sevgili Zeynep hazırladı.
No comments:
Post a Comment